Bakın neler var aralarında;
Bowling Labutu Diziciliği
Teknolojinin henüz bu kadar gelişmediği, robotlaşmadığı, armut piş ağzıma düşün olmadığı, aynı anda seri bowling labut diziminin olmadığı yıllar, işte bu yıllar....
Uyandırıcılık
Cep telefonu, ipad, bilgisayar, android işletim sistemi ve hatta çalar saatlerin olmadığı, davul-zurna çalmak yerine insanların camdan tıklatılarak uyandırıldıkları bir dönem... Yaşamak isterdim doğrusu bu zamanda :)
Buz kesicilik
Buzdolabı icat edilmeden önce zengin kimselerin evlerine götürülmek üzere kesilen bu buzlar, şimdinin nofrost, çift kapılı, A plus enerji sistemi, derin dondurucuları, meyve ve sebze gözü olmayan dolaplara taş çıkartan bir sistemle işleniyormuş. Ayrıca buradan da insanlar ekmek yiyorlarmış...
Gökyüzü Dinleyiciliği
Önce uçak seslerini duymak için geliştirilmiş ama ne kadar hizmet vermiş meraklısı buyursun incelesin:)
Fare Avcıları
Salgın hastalıkların kol gezdiği, ülkelerin fakirlikten kırılmaya başladığı dönemlerde bir fare bir faredir mantığıyla insanlar dökülmüş sokaklara bu illetin kökünü kurutmak için....
Sokak Lamba Yakıcıları
Bu döneme denk gelen bir tanıdığım var mı bilmiyorum ama babam anlatırdı hep sokak lambası altında nasıl çalıştığını, okumak için gönderildiği akraba evinde, ev sakinlerinin fazla gaz gitmesin diye erkenden yatıp tüm lambaları kapattığını ve bu sebeple de kendisinin çoğu zaman sokak lambası altında çalıştığını... Nerede o zaman led ışıklar, floresanlar, enerji tasarruflu ampuller, spot lambalar, disko lambaları
Tomruk Taşımacılığı
Santral Memuru
Vakti zamanında telefonun icat edilip geliştirilmesine ancak herkesin evinde olma lüksüne erişilmediği zamanlarda santrallerden bir yakınınızı aramak için sıraya girdiğiniz ve hat düşünce size haber edilen dönemler bunlar. Varoluşla-yok oluşu anlık değil günler sonrasında öğrendiğiniz...
Vakti zamanında gene böyle bir santralde çalışan bir hanım muzurluk olsun diye bir numara çevirir ve tesadüfen karşısına kendisinin bile sesinden bu kadar etkilenebileceğini düşünmediği bir bey çıkar. Numarayı hemen ezberler, bir arar iki arar ve sonuncusunda cesaretini toplayarak bu Bey'e bir buluşma teklif eder. Şimdinin İzmir'in de Konak Meydanı'nda yer alan iskelenin önündeki durakların birine bu beyi çağırır ancak kendisi sadece evine gittiği otobüsten hareket halinde iken bir anlık görme fırsatını yakalar. İkinci geçişte tesadüfen bu beyin gülüşünü yakalar ve sonrasında cesaretini toplayıp iner ve bir ömür boyu tanışırlar... Bu tanışmadan da 1 erkek ve 1 kız çocukları olur fakat yıllar sonra dayım olan bu bey bu dünyadan çoktan göçüp gider gencecik yaşında... Hayat bu santral memuru bayan, 1 kız ve 1 erkek çocukları ve onların çocukları ile devam eder. (Yengem ve kuzenlerime ve de onların bücürüklerine de selam olsun!!!)
Mezar Kazıcılığı
İşte en ilginci de bu meslek... Eskiden tıp fakültelerinin kadavralarında inceleme yapabilmek için bu adamlar tutulur ve eve ekmek götürmek adına bazı mezarlar kazınır ve kadavralar o zamanın tıp fakültelerine taşınırmış.
Okuyucular
Genelde çalışanlara çalıştıkları süre içerisinde günlük haberleri, olayları ve çeşitli bilgileri okuyan kişiler tutularak bu haberler okutulurmuş. Şimdilerde olsa nasıl olurdu merak etmiyor değilim aslında...
Bu vesileyle ne şartlar altında çalıştığınızı bilmeden ama şükretmesini bilerek çalışma gayesinde olmanızı dileyerek, iyi çalışmalar dilerim...
Sevgiler...
Not: Tüm fotoğraflar ve meslek isimleri 03.03.2014 tarihli Radikal Yaşam biriminden ve http://www.radikal.com.tr/fotogaleri/hayat/artik_var_olmayan_dunyanin_en_ilginc_10_meslegi-1179249 internet sitesinden alınmıştır. Tüm detay bilgilere buradan ulaşabilirsiniz....
No comments:
Post a Comment