Water Garden Lansmanı ve Esma Sultan Yalısı

Merhabalar,

Hani en son ki yazılarımın birinde demiştim ya, hamilelikle birlikte uzak kaldım benim gurme sahalardan diye... Derken üstüne yeniden aldığım bir teklifle ve tabiri caizse, bu uzun araya taş çıkarırcasına çok güzel bir etkinliğe katıldım.

Hem de bir İnşaat firmasının düzenlediği hem mesleğim hem de blog hayatımda yer verdiğim mutfak köşem ve organizasyonlar içinde beni iki kere tav eden güzel bir etkinlikle Esma Sultan Yalısı'ndaydım. 

Projenin adı "Water Garden". İstanbul'da ilk defa bir rezidans, konut olmadan sadece Gastronomi ve Eğlence Merkezi olan, Ataşehir'de bir yaşam alanı ve dünya da bir ilk Water Garden projesi yapılıyor. Ataşehir'de 750 Milyon TL yatırımla, 2016 yılının ikinci çeyreğinde açılacak olan bu tesis, milyonlarca İstanbulluya, yerli ve yabancı turistlere eşsiz bir deneyim sunacak olup, her kesimden ve her nesilden herkese daha önceden görmediğimiz ve farklı bir konsept yaratan bir alan sunacak.

Proje sahibi Ziylan Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ziylan'ın proje  hakkındaki görüşlerine gelecek olursak da; 

"Tadı Başka, Keyfi Başka, Ruhu Başka" sloganıyla hazırlıklarına başladığımız projemizin; 2016 yılına kadar sürecek inşaatı sırasında 1000, açıldıktan sonraysa 2000 kişiye istihdam sağlayacağını söylemekten de mutluluk duyuyorum." 

 "2014 yılında, Amerika'da ev dışı yeme içme içmeye harcanan toplam miktar 600 milyar dolar. Türkiye'de ise yılda toplam 24 milyar dolarken, bu rakamın yarısını İstanbul tek başına karşılıyor. Bu verilerden yola çıkarak söyleyebiliriz ki Amerika'da yıllık kişi başı ev dışı yeme içme harcaması 1900 dolar iken, Avrupa'da 1300, ülkemizde ise kişi başı harcama sadece 300 dolar. Bu rakamlar sektörde, ileriye yönelik gelişme potansiyelini çok açık bir şekilde gösteriyor."   

"Perakende sektöründeki tecrübemizi, gayrimenkul alanına taşıyarak, hem Türkiye hem de uluslararası arenada bir ilki hayata geçiriyoruz. Yemyeşil bitki örtüsüyle kuracağımız Park, Avrupa'nın en gelişmiş, en büyük ve en kapsamlı Show Havuzu, Türkiye ve dünya mutfaklarından özenle seçeceğimiz yeme içme mekanları, büyük küçük herkesin eğlenebileceği temalı alanlarımızla WaterGarden İstanbul'u, saat sınırlaması olmayan İstanbul'un dinamiklerine yön veren farklı bir konsepti hayata geçiriyoruz" şeklinde.

Yeri ise; D-100 karayolu ve TEM otoyolunun kesişim noktasında bulunan Ataşehir, Boğaziçi Köprüsü’ne 15 dk., Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne 17 dk., Bağdat Caddesi’ne 10 dk. ve Sabiha Gökçen Havalimanı’na 25 dk. uzaklıkta yer alıyor. Çok yakında hizmete girecek Ümraniye, Ataşehir, Göztepe raylı sistem hattı, Marmaray ve diğer metro hatlarıyla entegre olacak bölge ulaşım kolaylığıyla da önem kazanıyor.

Açıkçası bu projenin lansmanına katılmakla; hem bir İnşaat Mühendisi olarak, mesleğimde alanında ilk defa farklı bir proje ve konsept yaratan Ziylan firmasıyla bir arada olmaktan hem de böyle bir gastronomi merkezinin açılacak olmasından dolayı açıkçası çok mutlu oldum.

Şimdi gelelim o günden çektiğim güzel karelere;

Organik Pazar (Bu organizasyonun olduğu gibi bu projenin de olmazsa olmazlarından)

Her türlü catering, restaurant,cafe,... firması. Gastronomi Merkezinin vazgeçilmezleri....

 Grup Luxus (Bugüne kadar keyifle dinlediğim ender gruplardan, hele ki Boğaz manzarasıyla)

Tabii gecenin bu denli keyifli geçmesini sağlayan, her ince ayrıntıya kadar tüm etkinliğin detaylandırıldığı, özenle ve zevkle yapılan bu gecenin bir diğer mimarı da OCT Turizm ve Seyahat Acentası Ltd. Şti. idi. Bu vesileyle firmanın Satış Pazarlama Müdürü Sevgili Dilek Hanım'la da tanışmaktan ayrıca memnuniyet duydum. Sizlerde kusursuz bir organizasyon peşindeyseniz, böyle keyifli müzik yapan bir grupla çalışmak isterseniz, bence muhakkak iletişime geçin derim kendileriyle...

Kısacası, ülkemize, şehrimize kazandırılacak olan böyle güzel projelerin olmasından dolayı açıkçası mutluluk duydum. Her adım başı karşımıza çıkan mimarileri estetik açıdan yoksun, bilinçsiz kuşatılmış, çoğu rezidans ve konut olan yada aralarında 100-200 mt bulunan alış-veriş merkezleri ve önlerinde yığılan yaya ve insan trafiğinden artık fenalık geldi. Çevreye duyarlı, daha bilinçli, kullanıcı ve yaşam dostu alanlar yaratmak, aslında farkındalığı yaratmak hepimizin görevi olmalı ve hem yapılan emeğe, harcanan zamana hem de amacına uygun eserler çıkartmak kıstas olmalıdır.

Bu vesileyle sevgili Ziylan Grubu'na teşekkürü bir borç bilir, bu tarz projelerin giderek çoğalmasını temenni ederim.

Sevgilerimle;

Şuh-i Fidan