Merhabalar,
ve işte hangi yolu seçerseniz seçin, sizi sevdiklerinizden uzunca bir süre ayıracak bu mesafede bu kararı almak sanıldığı kadar kolay olmadı. Neden mi? Çünkü teklifi aldığımızda duyduğumuz "HİNDİSTAN" bizi oldukça düşündürdü. Nüfusunun milyonları aştığı, dünyada en büyük nüfusa sahip 3. ülke olduğu, bulaşıcı hastalıkların yaygın olduğu, sağlık ve hijyen anlamında çok büyük bir açığın olduğu, Katar, Dubai,vs gibi inşaat ülkeleriyle karşılaştırdığınızda 5.sınıf bir ülkede çalışmaya gidiyor olmak, açıkçası önce biraz düşündürdü. Sonra dedik ki kendi kendimize, çocuklarımız küçük (Ali Kerem-4, Mazhar Alp-1,5 yaşında), okul derdimiz, bunların dışında bir engelimiz çengelimiz yok, burada çalışsak, yeni gelen teklifle alacağımız maaşı ancak kaç yıl çalışarak kazanabiliriz dedik ve sonra eeee ne duruyoruz basalım gidelim dedik :)
Evet başlıktan da anlaşılacağı üzere, radikal kararlar alıp, Türkiye'yi geride bırakarak, Hindistan Mumbai'ye taşındık. Hooop, hadi böyle söyleyince hemen tereyağından kıl çeker gibi kolay olmadı tabii kiii... Bundan sonraki yazılarımda her bir kalemi tek tek gündeme alacağım...
- Çocuklarla nasıl ev taşınılır?,
- Giderken yanınızda neler alınır?,
- Nelere Dikkat edilir?
- Hiç yabancı dil bilmeyen çocuğunuz bir okula nasıl kaydettirilir ve günleri nasıl geçer?
- Yine hiç bir dil bilmeyen bebeğiniz doğduğundan beri ona bakan bakıcısından nasıl kopar?, Yeni sisteme nasıl adapte olur?
- Bilmediğiniz bir ülkede bakıcı seçimi nasıl yapılır?
- Bilmediğiniz bir ülkede seçtiğiniz bakıcı polis merkezine nasıl kaydettirilir?
- Bilmediğiniz bir ülkede nerelerden ve nasıl alış-veriş yapılır?
- Bilmediğiniz bir ülkede bebek-çocuk alış-verişlerinde nelere dikkat edilmelidir?
- Bilmediğiniz bir ülkede bebek-çocuklar için beslenme alış-verişi nasıl yapılır?
- Bilmediğiniz bir ülkede çocuklarla yemek yenebilecek yerler nereleridir?, Ne tercih edilmelidir?
- Bebeklerde ve Çocuklarda Sıklıkla Karşılaşabileceğiniz Hastalıklar Nelerdir?
- Çocuklarınızı radikal kararlara nasıl alıştırmaya başlamalısınız?
- Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü Seyahat Sağlığı Merkez'lerinden birine aşılarınız için uğradınız mı?
- Bilmediğiniz bir ülkede yeni oturacağınız evde ilk düzen nasıl kurulmalı?
- Siz de İngilizce dışında hiç bir yabancı dil bilmiyorsanız, zorluklar nasıl aşılır? Neler yapılır? Kendinizi nasıl ifade edebilirsiniz?
Ve daha çokçasını yazacağım her gün sizlere....
Şimdi gelelim biz nasıl aldık bu kararı kısmına :) :) :) Aslında ülkemizdeki karşık durumlar, her gün karşılaştığımız can sıkıcı olaylar, artık hepsine karşı morfin almışçasına uyuşuk halimiz ve tepkilerimize karşı tepki verememiz çokça etkili oldu. Tabii ki, asıl cazibe bunların yanında ekonomi de idi. Aklımızın ucundan geçmeyen, vatanımızdan 9.450 km uzaklıkta,
Ulaşım | Mesafe | Süre |
---|---|---|
Araç Yolculuğu | 9450 Km | 6 gün 7 saat |
Uçak Yolculuğu | 4236 Km | 6 saat 8 dakika |
ve işte hangi yolu seçerseniz seçin, sizi sevdiklerinizden uzunca bir süre ayıracak bu mesafede bu kararı almak sanıldığı kadar kolay olmadı. Neden mi? Çünkü teklifi aldığımızda duyduğumuz "HİNDİSTAN" bizi oldukça düşündürdü. Nüfusunun milyonları aştığı, dünyada en büyük nüfusa sahip 3. ülke olduğu, bulaşıcı hastalıkların yaygın olduğu, sağlık ve hijyen anlamında çok büyük bir açığın olduğu, Katar, Dubai,vs gibi inşaat ülkeleriyle karşılaştırdığınızda 5.sınıf bir ülkede çalışmaya gidiyor olmak, açıkçası önce biraz düşündürdü. Sonra dedik ki kendi kendimize, çocuklarımız küçük (Ali Kerem-4, Mazhar Alp-1,5 yaşında), okul derdimiz, bunların dışında bir engelimiz çengelimiz yok, burada çalışsak, yeni gelen teklifle alacağımız maaşı ancak kaç yıl çalışarak kazanabiliriz dedik ve sonra eeee ne duruyoruz basalım gidelim dedik :)
İşte tam da bunu dedikten 10 gün sonra Hindistan Mumbai'ye taşınmış ve yeni bir hayat, yeni bir düzen kurmaya başlamıştık bile...
Kıssadan hisse, böyle bir düşünceniz yani ülke değişikliği, iş değişikliği, ..vs varsa çok da düşünmeyin. Alınmayan risk, risk değildir. Şartlar ne olursa olsun, her şekilde denemeye değer, sonuçta memlekette de bu karışıklıkta başınıza ne geleceği belli değilken ve her anımız aldığımız nefeslere dua ile geçiyorsa, aynı ibadeti belki çok daha rahat ve daha güvenli bir yerde de yapabilirsiniz.
Ancak şunu belirteyim ki, adı Hindistan'da olsa, duyduğum onca kötü hikaye, yaşanmışlık, şehir efsaneleri yada adı her neyse hiç bir zaman önyargılarımı, kötü düşüncelerimi valizime atıp, getirmedim buraya. Eğer öyle yapsaydım, burada mutlu olmayı beceremezdim. Hayata sıfırdan başlamak lazımdı, eğer bu düşüncelerle buraya "-" bilmem kaçta gelseydim, çok yol kat etmek gerekecekti yeniden sıfıra gelmek için.
Tabii, buraya, bu aşamalara gelene kadar çektiğimiz zorluklarda cabasıydı. Bu kadar kısa sürede, TR'deki evimizi, eşyalarımızı, kısacası yaşanmışlıklarımızı rafa kaldırmak hiç mi hiçççç kolay olmadı. Kimi anılarımızı, başkalarına bedelsiz devrettik, kimi anılarımızı satmak zorunda kaldık, kimi anılarımızı hurçlayıp, poşetleyip, bir odaya kilitledik. Tam 1 hafta sürdü geceli, gündüzlü... Sonra da evimizi kiraya verdik, 29 Aralık Perşembe akşamı saat: 20:35'te uçağa atlayıp, 30 Aralık Cuma sabaha karşı Hindistan Mumbai'ye direkt uçuşla vardık.
Söz vermiştim kendime, indiğim andan varacağımız noktaya kadar her yere yargısızca, meraklıca,heyecanla, duygu iplerimi ele alarak, sadece keşfetmek için bakacaktım. İki araca sığacak kadar getirdiğimiz eşyalarla, hava alanından, yeni evimize gelene kadar geçirdiğimiz yolculuk, size şuan tarif etmekte çok zorlanacağım, hislerimle tercüme edemeyeceğim kadar çok bambaşka bir şeydi.
Yeni evimize geldiğimizde; üzeri naylon poşetli koltuklar, temizlikten yoksun ve ayaklarınızın altının 2 sn'de kömür gibi olacağı bir kirlilik, ancak en azından bu gece başımızı koyabileceğimiz yataklarımızın olduğu derecede dolulukta idi. Hatta gece Hoşgeldin'e gelen ilk Türk misafirlerimize, maalesef getirdikleri ikramları servis edecek bir tabağımız olmadığı gibi, yemeleri içinde bir çatalımızın olmadığı da bir düzene gelmiştik. Yani anlayacağınız TR'de dağıttığımız hayatı ve enerjiyi burada tamda sıfırdan kurmak ve yeni bir düzene geçmek için yeniden harcamamız gerekiyordu.
Ama inanın olsundu, canımız sağolsundu, yeter ki ailecek bir arada olaydık ve hasret çekmeyeydik. Ben 6.aylıkken babası iş için çalışmaya giden bir babanın kızı olarak, 28 yıl boyunca her gün babamın eve gelmesini hasretle bekleyerek geçirdim günlerimi... Akşam kapılar kilitlenince, kalbime vuramadığım kilidi, bir ses, çıtırtı duyunca yaşadığım korkuları kontrol edemediğim ve anneme, kardeşime sarılarak, korkularımla barışmayı öğrenerek geçirdim hep hayatımı. Babamı beklerdim hep haftada bir, iki haftada bir, ayda bir gelsin de kokusunu içimize çekelim, yanağına iki öpücük konduralım, bir babamız var, sağlığında yüzünü görebilelim diye....
O yüzden istemedim benim çektiklerimi çocuklarım çeksin, bir aile parçalansın, hayatlar orada burada yaşansın. Aldım çocuklarımı, geldim kocamın yanıma.
Şimdilerde de öğrendim ki, yaşadığın yer değil, yaşadığın insanlar seni, sen yapıyor.
Özetle Hindistan-Mumbai için söyleyeceklerime de gelirsek; instagramda da bir paylaşımımda belirttiğim gibi;
"Burası hayatında hiç köy görmemiş, sofra bezinde yemek yememiş, yeri geldiğinde cebindeki 10 kuruşu bile paylaşmamış insanların yeri değil gerçekten. Buraya macera yaşamak için değil, var olan maceraya ortak olmak için gelmek lazım..." mış. Çok şükür bu dediklerimi görmüş ve geçirmiş biri olarak da çok zorluk çekmiyoruz buralarda ve bu maceraya buradaki insanlarla ortak olmaya çalışıyoruz.
Çok sevgiler, saygılar buralardan sizlere....
Canımm, ilk uçak biletleri ile havaalanındaki paylaşımını gördüğümde tatile gittiğini düşünmüş senin için sevinmiştim. Sonra yazını okuyunca da oldukça şaşırmıştım. Paylaşımlarından iyi olduğunu gördükçe seviniyorken bu yazını okuyunca tümden ferahladım. Mutluluk bizim içimizde ve kalbimizde. Biz onu arada okşayıp parlatırsak nereye gidersek gidelim o hep ışıldar.
ReplyDeleteÇok güzel anılar biriktiriyorsun canım rabbim hep mutluluk versin.
Canım benim, güzel yürekli, güzel kalpli arkadaşım, çok ama çok teşekkür ederim. ALLAH hepimizin mutluluğunu daim etsin inşallah. Buralardan çok sevgiler, öpücükler... Allah'a emanet olun... :)
Delete