Hindistan Mumbai'den Selamlar,
"Namaste"...
(* Resimdeki Ben tabii ki *)
Bu yazım yurtdışında ikamet
etmeye başlamış, anneler ve kadınlar için. Tamam beylerde isterlerse
okuyabilirler, herkese göre bir şeyler var. Epeydir gene bebek-çocuk yazıları
ile devam ediyordum, bu sefer biraz ara verip, kendimize de bakalım istedim.
Buraya geleli tam 5 ay oldu.
Geçenlerde düşündüm ve dedim ki kendi kendime, “Hey gidi Fidan, ilk geldiğinde
nasıldın? Şimdi nasılsın?”... Harbiden de ama, resmen evrim geçirdim
diyebilirim. Şimdilerde Hindistan Mumbai’nin girip çıkmadığım deliği kalmadı,
alış-verişlerin aranan gözdesiyim, kim kime ne hediye alacaksa, bir şeye
ihtiyacı varsa, pazara gidilecekse, bir mekana gidilecekse aranıp sorulan
insanı oldum buralarda...
Bu arada bilmeyenler için yeniden
söyleyeyim, evet çok radikal bir kararla, Eşim Emre’ye gelen bir iş teklifini
kabul edip, çıktık dünyanın bir ucuna Hindistan’a geldik. Kiiiii, gelene kadar
dinlemediğim kötü hikaye ve ülke ekonomisi,yapısı da düşünüldüğünde hastalık
vs. kötü serüven kalmamıştı ki, buna rağmen bir büyük cesaret ve riskle çıktık geldik buralara
hem de iki çocukla...
Pişman mıyım? Tabii ki de
kesinlikle kocaman bir “HAYIR”. Ben burada her yerde olduğumdan çok daha
mutluyum. Neden mi? En büyük dua mabedim “Ailem”le birlikteyim. En başta
mutluluğuk kaynağım bu. Sonra, sonrasına gelince Hindistan benim yeni taktığım
adla “Farkındalıklar Ülkesi”... Burada insan ölürken bile huzurlu ve mutlu
ölüyor. Seveni çok seviyor ama sevmeyeni de asla sevmiyor. Neden mi?
Önyargılarınızı da çantanıza atıp gelirseniz, burada münkün değil mutlu
olamazsınız, hele bir de pislik, hastalık, afedersiniz ot, b.. kafaya
takarsanız da kafayı yiyip gidersiniz buradan. Ben şöyle söyleyim, ölüyorum
burası için ölüyorum.
Aşk,huzur,felsefe,inanç,meditasyon,sevgi,bağlılık,mutluluk,ilahi
güce olan yakınlık çabaları, festivaller, tatiller, yoga,doğa,... nesi nesi yok
ki... Şükür bin şükür diyorum her günüme...
Peki gelelim ben buralarda nasıl
dikiş tuturmaya başladım kısmına. Şimdilerde kaçırdığım festival,
organizasyon,etkinlik,kermes,açık alan organizasyonu,... kısacası hiç bir şey
yok gibi. Gibi de gel de iki çocukla hepsine katılmaya çalış. Arada kaçırdıklarım da oluyor çokça :):):)
Peki nasıl oldu da, kendimi
buralılar gibi her şeyin içinde buldum. Gelin size de hangi ülkeye giderseniz
gidin, işe yarayacak trick-trackları vereyim JJJ
Ama valla sonra rehberlik ücretimi alırım... Hesap numaramı aşağıda
veriyorum... :):):)
- Akıllı telefon kullanıyorsunuz, yapacağınız öncelikli iş bulunduğunuz ülkenin saat dilimine geçtiğinizden emin olun.
- Google harita konumunuzu bulunduğunuz yere göre ayarlayın.
- Facebook kullanın ve ana sayfadaki etkinlikleri günlük olarak takip edin. Çünkü bu sosyal ağlar sizden, bizden akıllı hemen bulunduğunuz yere göre yani ülkeye göre nerede ne etkinlik var, tüm açık-kapalı etkinlikleri sizin için ayağınıza kadar getiriyor diyemiyorum ama gözlerinizin önüne seriyor.
- Yine bir diğer popüler sosyal medya kanalımız instagram. Hesabınızı açtığınızda yine eğer hesap ayarlarınız kapalı değil ise reklam ve sponsor haberlerini almaya, hemen hemen her türlü mağaza, restaurant,hastane,alış-veriş yeri ve çok çeşitli etkinliklere bu kanalla da ulaşabiliyorsunuz.
- Muhakkak bulunduğunuz ülkenin Konsolos’u ile tanışın. Türk Konsolosluklarının da dönem dönem çok güzel etkinlikleri oluyor ama ortak girişimlerle ama da tek başına. Sadece bu alanda da değil,eşleri ile de tanıştığınızda evde çalıştıracağınız kadından, gideceğiniz hastane, yemek yiyeceğiniz mekan ve hatta alış-veriş yapacağınız ideal yer bilgisine de bu şekilde ulaşabiliyorsunuz.
- Tabii ki de babalar gibi “GOOGLE”a güvenin. Türkçe-İngilizce (tabii daha çok ingilizce) yazın ne almak, ne bulmak,ne aramak istiyorsanız... O da size öneriyor, hatta reklam veriyor, hatta da işte bu sosyal medyalardaki etkileşimlerinizin içine dalarak size çeşitli tavsiyelerde bulunuyor.
- Gözünüzü dört açın derim, geçtiğiniz yerleri toprak diyerek geçmeyin, gerçekten de tanıyın. Atam ne güzel söylemiş. Ben bir yerden geçerken gözlerim fıldır fıldır burada. Nerede bir pano, billboard, otobüs durağı reklamı, afişi, ne bulsam nereye baksam her şeyi takip ediyorum. Çok şeyi buralardan da öğreniyorum.
- Çeşitli siteler var yabancı üyelikler alan, onlara da üye olabilirsiniz, yerel haber ve etkinliklerden haberdar olmak için. (Gideceğiniz yere göre google'dan araştırın...)
- Yemek mekanları için Zomato’yu takip edin.
- Gezilecek yer tavsiyeleri için Tripadvisor’ı takip edin.
- İnstagram’da yer adlarında gittiğiniz ülkenin ve şehrin adını yazarak aramalar yapın, kişilere ve mekanlara buralardan da erişin. (örneğin; #mumbai, #india ,...). İlla o mekanda yada yerde yaşamış birilerini koydukları fotoğrafları tıklayarak bulup, erişebilirsiniz.
- Sosyal medyadan bulduğunuz kişilere özelden mesaj atın (instagram, facebook,...) belki geri dönüp yardımcı olurlar.
- Önünden geçtiğiniz dükkanları ziyaret edin, sorun ne iş yaparlar?, ne satarlar? Size ne konuda yardımcı olabilirler? Örneğin ben, tabaklarını beğendiğim mazağaya girdiğimde bir seramik atölyesi olduğunu, fitness merkezi gibi görünen yerin ciddi bir meditasyon merkezi, otel gibi gözüken bir yerdede çeşitli sanat aktivitelerinin olduğunu böylece öğrendim.
- Oturduğunuz sitenin yada binanın bir whatsapp grubu var mı yok mu? öğrenin. Varsa hemen kendinizi eklettirin ve hiç görüşmediğiniz hatta belki de görüşemeyecek olduğunuz komşulara sorun,soruşturun.
- Meraklı olun, burnunuzu kendinizi riske atmayacak şekilde her şeye sokun. Eğer baktınız gözünüz yemiyor, burnunuz iyi kokular almıyor, yanınıza ya yerel halktan birini alın yada hiç bu işe bulaşmayın.
- Çarşı,Pazar ve marketi yerel halka sorun. Fiyatlara bakın karşılaştırın ve en iyisini tabiki de siz bilirsiniz, nereden alış-veriş yapacağınızı öğrenin.
- Genelde alış-veriş merkezlerinden uzak durun, her yerde olduğu gibi dünyanın neresinde olursanız olun pahalı oluyorlar, ancak emin olun muadilleri var, sorun öğrenin.
- Yerel kulüplere üye olun.
- Çocuğunuz okula gidiyorsa, okul veli gruplarına ve okul personellerine çokça şeyi danışabilirsiniz.
- Ülkenin yerel gazete ve dergilerini takip edin.
- Ülkenin sosyal medya gruplarına Facebook ve Instagram üzerinden katılın. Çokça haberleri ve gelişmeleri buradan alacaksınız. (Bu sayede Vogue’ın sadece belirli sayı ve kapasitedeki Dünya Geneli’nde tek düzenlenen “Vogue Wedding Show 2017” etkinliğine davet edildim. Ki kayıt için sonsuz aşamalardan geçip, çoğu kişiyi geri çevirdikleri etkinliğe kendimi bir şekilde davet ettirdim J )
- Google Play’den ülkede kullanılan yerel programları araştırın. Örneğin Hindistan için Myglamm ve Urban Clap diye uygulamalar var ki,... Her şey ayağınıza kadar geliyor, kapınızda. Kuaför mü isterseniz, tamirci mi, spa mı, dövmeci mi, mimar mı, teknik servisler mi, avukat mı,vize hizmeti veren firmalar mı, spor hocası mı, ... Süper uygulamalar gerçekten. Kuaförü, hint kınası dövmeciyi,klimacı,fotoğrafçıyı ve bir de yoga hocasını bu uygulamardan çağırıyorum. Bire bir size hizmet veriyorlar. Burada fiyatlar ucuz tabii, bakmayın böyle takıldığıma, normalde bizim parayla neredeeee yapıyorsun bunları evde...
- Yine konsolosluk aracılığıyla sizinle aynı şehirde yaşayan Türk’lere ulaşmaya çalışın. Onlar sizden önce orada oldukları için, sizden daha çok şey biliyorlar, onlardan yardım alın.
- Sosyal Medyadan özellikle instagram üzerinden yerel fotoğraf gruplarına üye olun. Böylece çekilip paylaşılmış fotoğraflardan güzel yemek mekanları, yerel tadlar ve çeşitli etkinliklerden etiketlendikleri alan adıyla arama yapabilir ve siz de o mekanları,yerleri ve insanları keşfedebilirsiniz.
- Internations adı altında kurulu bir site var. Buraya üye olmaya çalışın. Genelde yine bir ön elemeden geçiyorsunuz, neye göre kime göre bilmiyorum ama hemen hemen bütün ülkelerde yaşayan TR vatandaşlarına buradan da ulaşabiliyorsunuz.
- Genelde otellerin üyelikleri oluyor dışarıdan, yıllık bir ücret ödeyip, hafta sonu brunchları,spa,sauna,fitness ve çeşitli spor türlerine katılım için ve yine otelde düzenlenen etkinlikleri de bu vesileyle de öğrenebiliyor ve üzerine de indirim kazanıyorsunuz.
- Yan komşunuzla muhakkak tanışın, fikir danışın ve sorun soruşturun.
- Yine google üzerinden bulunduğunuz ülkede gastronomi,yaşam,... kısacası ilgi alanınız neyse bunların üzerine yazan bloggerları bulun ve takip edin.
- Davetlere, etkinliklere ve organizasyonlara icabet edin ki bu size peşi sıra başka insanlar tanımanıza ve onlarında size başka insanlar ve etkinlikler tanıtmasına fırsat verin.
- En son diyeceğim şey, kalbinizin de sesini dinleyin, alınmayan risk risk değildir. En meşhur lafım bu. Bazen de izin verin, bilmediğiniz yerlere kalbiniz sürüklesin sizi. Artık gerisi şansınıza...
Çok çok sevgiler Mumbai’den...
Ben ne mi yapacağım şimdi bu
hafta sonu???... Çocuklarla hiç aile fotoğrafımız yok en güncel haliyle J Urban Clap’tan bir
fotoğrafçı buldum, onunla bir kaç çekim yapacağız. Sonrasında da yine aynı
uygulamadan bulduğum Yoga Hocası ile çalışmaya devam ve geri kalan zamanda da
evde çocuklarla birlikte olacağım. Ama bugün gene çalışmaya devam bir yandan
da...
Ha unutmadan hesap numaram: Hadi bendensiniz bu sefer ;)
Fidan DUMAN
No comments:
Post a Comment